Moleküler Biyolog Michael Denton, Big Bang’ten sonra ortaya çıkan ve evrene dağılan maddeyi belirleyen dört temel kuvvetin ortaya koyduğu ölçülerin önemini şu sözlerle vurgulamaktadır:
“Şayet yerçekimi kuvveti, bir trilyon kat daha güçlü olsaydı, o zaman evren çok daha küçük bir yer olurdu ve ömrü de çok daha kısa sürerdi. Ortalama bir yıldızın kütlesi, şu anki Güneşimizden bir trilyon kat daha küçük olurdu ve yaşama süresi de bir yıl kadar olabilirdi. Öte yandan, eğer yerçekimi kuvveti birazcık bile daha güçsüz olsaydı, hiçbir yıldız ya da galaksi aslâ oluşamazdı. Diğer kuvvetler arasındaki dengeler de son derece hassastır. Eğer güçlü nükleer kuvvet birazcık bile daha zayıf olsaydı, o zaman evrendeki tek kararlı element, hidrojen olurdu. Başka hiçbir atom olamazdı. Şayet güçlü nükleer kuvvet, elektromanyetik kuvvete göre birazcık daha güçlü olsaydı, o zaman da evrendeki tek kararlı element, çekirdeğinde iki proton bulunduran bir atom olurdu. Bu durumda evrende hiç hidrojen olmayacak, yıldızlar ve galaksiler, oluşsalar bile, şu anki yapılarından çok farklı olacaklardı. Açıkçası, bu temel güç ve değişkenler şayet şu anda sahip oldukları değerlere en hassas ölçüde sahip olmasalardı, hiçbir yıldız, süpernova, gezegen ve atom olmayacak, hayat da olamayacaktı”.
Paul Devies de bu konuda şunları söylemektedir: “Doğanın, elektronun yükü, protonun kütlesi ya da Newtoncu yerçekimsel sabite gibi temel sâbitelere tahsis ettiği sayısal değerler anlaşılmaz ve tuhaf olabilir. Ancak bunlar, evrenin bizim algıladığımız yapısı için çok kritik bir önem taşırlar. Çekirdekten galaksilere kadar, daha fazla fiziksel sistem daha iyi anlaşıldıkça bilim adamları, bu sistemlerin birçok karakteristiğinin temel sâbitelerinin net değerlerine çok duyarlı olduğunu fark etmeye başladılar. Şayet doğadaki bu rakamsal değerlerde çok ufak bir değişiklik olsaydı, dünya bundan çok daha farklı bir yer olurdu ve biz bunu görebilmek için burada olamazdık.”
Kaynak: Michael J. Denton, Nature’s Destiny, A Touchstone Book Published by Simon&Schuster, New York 1998.